19 Ağustos 2012

Iron Maiden - Seventh Son Of A Seventh Son (1988)

Bruce konuşarak introsunu yapıyor bu konsept albümün. Arkasından gelen açılış parçası "Moonchild"ın klavye ve gitar ile yaptığı sade girişi klasik Iron Maiden tarzı ve Bruce'ın sert vokali bozuyor. Daha sonraki parçalar gibi "Moonchild" da tek başına ayakta kalabilecek tarzda bir çalışma.

Iron Maiden bu albümden sonra düşüş yoluna girmişti. Hakikaten bu albümden Brave New World albümünün çıktığı 2000 yılına kadar geçen sürede grup elemanlarının bazıları solo çalışmalar ile başarılı olma yoluna gittiler ama Bruce Dickinson dışında başarılı olan olmadı, tabi onunkine de başarı denilebilirse. Akılda kalan başarılı bir Iron Maiden albümü de çıkmadı bu zaman aralığında.

Parçalara tekrar geri dönersek , "Infinite Dreams" ağır ve sade artan ritminin arkasından çok sert bir soloya kavuşuyor. Bruce arada çok sertleşse de sonunda parçayı gitar sololar bitiriyor. "Can I Play With Madness" oldukça pop temellerine oturmuş albümün ilk 45'liği, akılda kolaylıkla kalıcı yapısı var.

Hepsi iyi olan parçalardan "The Evil That Men Do" davuldaki hakimiyet , gitarların uyumu ve vokali çok iyi birleştiren bir çalışma. Albümle aynı adı taşıyan parça hem en uzun hem de en epik tarza uyanı. İçindeki iniş çıkışlar parçanın bazı yerlerini marş havasına sokmuş. Bazı kısımlarında tam mistik bir hava hakim.

İçindeki muhteşem solo ile ilgi çeken klasik Iron Maiden tarzı "The Prophecy" den sonra gelen "The Clairvoyant" muhteşem bir bas gitar ile açılıyor. İçindeki iniş çıkışları ve gitar soloları parçanın çok başarılı olmasını sağlamış. Tam gaza getirici bir çalışma. Son parça "Only The Good Die Young" kaliteli melodisi, hırçın yapısı ve nakarat bölümleri ile albümün sonuna gelindiği halde dinletmesini biliyor.

Somewhere In Time albümüne göre daha ağır yapıda görünen bu albüm melodik yapısındaki gelişmeler ile çağdaş yapıya ayak uyduruyor.

promo

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder